23 Ekim 2017 Pazartesi
Malatyalı Deliler - Deli Gafar
MALATYALI DELİLER
DELİ GAFAR
Biz çocukken, (1960'lı yıllar) Malatya, bu Malatya değidi. Malatya kavak, söğüt, ceviz, dut, kayısı, erik ve diğer bir çok meyve ağaçlarıyla donanmış, yeşillik cenneti bir şehirdi.
Öğrencilik yıllarımızda, bizleri okulca (Kanal Boyu'ndaki, şimdiki Milli Eğitim Müdürlüğünün yerindeki bina, Malatya'nın tek orta okulu ve lisesiydi.) Ayyıldızlı yamaca, çam fidanı dikmeye götürürlerdi. Bulunduğumuz o yerden şehrin kurulduğu alana baktığımızda, bir iki binanın çatısı ancak görünürdü. Diğer binalar, büyüklü, küçüklü,bu ağaç ormanının içinde adeta kaybolmuştu. Onun için Malatya'mıza, ''Yeşil Malatya'' denirdi. Ve bu isim ona çok yakışırdı.
Biz büyüdük, şehir büyüdü. Şehir büyüdükçe, yeşil kaçtı, kaçtı. Şimdilerde yeşil, Tohma Boylarına doğru çekilmiş durumda. Bugün o şirin şehrin yerini, çarpık, plansız,beton yığını yapılaşma, yön tarifi yapılamayacak caddelerin olduğu bir şehir haline geldi.
Her neyse, biz asıl konumuza gelelim. Malaya'mızın sevimli, akıllı delileri vardı. Akıllı diyorum, çünkü zararsızlardı. Bunlardan birisi, hatta en ünlüsü, Gafar'ımızdı, Gafar'ın ünlü olduğu dönemler ben çocuktum. Gafar kimin nesiydi, nerede yaşardı bilmiyordum. Yalnız, Çavuşoğlu Mahallesinde yaşlı bir bayanla yaşadığını duymuştum.
Gafar, dilenmezdi. Çarşı Esnafı yedirir içirir, giydirirdi. Ancak Gafar'a, giydikleri için, sağdan, soldan, ''Gafar ölü malı'' denilince, üzerindaki tüm giysileri, yırtarcasına çıkarır, çırılçıplak kalır, yalnız fötr şapkasını atmaz, kendini kızdıran halka karşı selam verirdi. sonra, çarşı esnafı tekrar Gafarı giydirir, evine öyle yollarlardı.
Biz çocuklar, deli ne kadar zararsız olursa olsun, onları uzaktan seyreder, deliye yaklaşmazdık.
Ben Gafar'ı birçok kez görmüştüm. Ancak, bugünkü Mısır Çarşının yeri Şire Pazarıydı, hemen bitişiği Demirciler Çarşısıydı. Demirciler Çarşısının alt çıkışının karşısında, Kasap Pazarı vardı. Şimdiki Pamuk Hanın yerinde ise Şark sineması vardı.
Delilerden söz etmişken, Şark Sinemasında, Fikret Hakan'ın çevirdiği ve Deli Kaymakam filmini, (BUZLAR ÇÖZÜLMEDEN'i) seyretmişliğimizi unutamam.
İşte sözünü ettiğim ŞİRE PAZARI esnafı o gün Gafarı fena halde kızdırmışlar, (Bana da denk geldi.) Gafar üzerinde ne var ne yok soyundu, tümden çıplak kaldı. Yaşlı bir esnaf, gafarın boynuna sarılarak onu yatıştırdı. Sırtındaki paltosunu Gafar'a giydirdi. Artık Gafar yarı giyinikti. Diğer esnaflardan biri ise. Gafar poz ver, fotoğrafını çekeyim diyince, o meşhur fotoğrafının pozunu vermişti.
Anılarda delilerimizi ve Malatyamızı anlatmaya devam edeceğim. Eksiklerimi siz dostlarım tamamlarsa, bir Malatya tarihimiz olur. (01.10.2017)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder