BİR ATATÜRK BÜSTÜNÜN YAPILIŞ HİKAYESİ :
İL : MALATYA
İLÇE : ARAPKİR
KÖY : SUCEYİN
YIL :1972 - 1973
1971 - 1972 Öğretim yılı güz dönemi teftişimiz için İlköğretim Müfettişi Hüseyin Yılmaz gelmişti.Gün boyu teftiş gördük.(Okulda görevli üç öğretmen arkadaştık) Akşam yemeğinden sonra,hep birlikte köy kahvesine gittik.O zaman köyün nüfusu nerdeyse küçük bir kasaba nüfusu kadardı.1970 yılı sayımını biz öğretmenler yapmıştık.Köyün ogünkü nüfusu 1210 kişiydi.Üç derslikli ve üç öğretmenli (Sonra öğretmen sayısı dört oldu.) bir okulu,iki kahvehanesi,iki bakkal dükkanı,(Sonra sayıları üçe çıktı.) vardı.Öğrenci sayımız 140 kişiydi.Erkek öğrencilerle kız öğrencilerin sayısı nerdeyse eşitti.
Bu detayları verdikten sonra gelelim asıl konuya.Köy kahvesinde çaylarımızı yudumlarken müfettiş bey,bakın arkadaşlar:sizlere bir soru soracağım.Bilirseniz benden okulunuz için bir şey isteyin,ben de yerine getireyim.Sözüm söz dedi ve sorusunu sordu.Gerçekten soru ilginçti.Soru şuydu:Çobanların sık gördüğü,kralların devlet başkanlarının arada sırada gördüğü ve Allah'ın hiç görmediği,nedir?Herkes bir şey söyledi ama söylenen onlarca şey sorunun cevabı değildi.Sizler yine de düşüne durun ,biz sohbete devam edelim dedi ve konuyu kapattı.Şuradan,buradan konuşmalara geçildi.
Zaman hayli geçmişti.gene soruya cevap arandı.bulunamadı.Cevabı,yine müfettiş bey verdi.Ben sorunun cevabını yazımın sonunda vereceğim.Bilenler zaten biliyrdur.) Müfettiş Bey,söyleyin bakalım öğretmenlerim,isteseniz benden ne isterdiniz.Ben arkadaşlarımdan önce atılıp,bir Atatürk Büstü isterdik,dedim.Arkadaşlarım da bana katılınca,Müfettiş bey çaresiz peki dedi ve ekledi;zor ama başarılmayacak gibi değil.dedi.
Sabah,müfetti beyi uğurlarken,Mehmet Bey (Rahmetle yadedlyorum)Hocam dedi bizlere yetersiz rapor vermeyesiniz.Müfettiş bey ,ak saçlı başını yarım daire şeklide çevirerek etrafı seyretti ve bizi çok gururlandıran,şu cümleyi söyledi:Sizler şu bayrağı bu dağlarda dalgandırmakla zaten başarılısınız dedi ve ellerimizi sıkarak ayrıldı
Aradan bir,iki ay geçmişti ki ,Hüseyin Bey'den bir mektup geldi.Büst isteğimizi yerine getiremediği için çok üzgün olduğunu yazıyordu.
Bizler artık bu konuyu kapatmlştık ki;baharda köyün çocuğu olan ve bir deniz subayı olan Ahmet Bey köyünü ziyarete gelmişti.Bu arada okulumuzu da ziyaret etti.Sohbetten sonra okuluna bir armağan olacak bir şey istememizi istedi.Bizler hemen atıldık ve büst isteğimizi Ahmet Bey'e ilettik.Çok mutlu oldu ve kendinden emin büstün sözünü verdi.
Yine aradan bir ay kadar zaman geçmişti ki,büst Muhtar Amca'nın evine gelmişti.Mehmet Bey'le muhtarın evine koştuk.Gele gele bir alçı büst gelmişti.Bu beni çok üzmüştü.Köyün kalkındırma derneği başkanına duygu dolu bir mektup yazdım.O zaman dernek başkanı Rametli Abdullah Yaman bir cevap mektubu yazarak tez zamanda bir Atatürk Büstünün köye kazandırılacağnı bildiriyordu.
1973 yılı Eylül ayında bir pikaba tüm malzemeler ve yapılış pilanı dahil büst bize teslim edildi.İnanılmaz derecede mutluyduk.Büstün yapılması bir usta için iki günlük işti.Yapılan büstün üzerini kumaşla örtüp.beklemeye aldık.Davetiyeler yazılıp gönderildi.
29 Ekim 1973 Cumhuriyetimizin kuruluşunun 50.yıldönümünde Arapkir Kaymakamı tarafından açılışı yapıldı.Büstün açılışına .kaymakam,ilköyretim müdürü,ilçe müftüsü.halk eğtim müdürü.folklor ekibi ve daha bir çok misafir katıldı.Bizler günler önce bu bayrama zaten hazırlanmıştık.O gün köyün tarihinde böyle büyük bir kutlamayı gerçekleştirdik.O gün ve gece cumhuriyet coşkusunu yaşadık.Emeği geçen ve bu gün çoğu hayatta olmayan can dostlarımı saygı ve rahmetle yadediyorum.Hayatta olanlara şükranlarımı sunuyorum.Yüreklerine Atatürk ve cumhuriyt sevgisini aşıladığımız ve o, okul çatısı altında geçen tüm öğrencilerimin gözlerinden öpüyorum.Aralarında rametli olanlar şüpheisiz vardır.Sevenlerine başsağlı diliyorum.
Sorunun cevabı:EŞİ ve BENZERİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder